SEO uyumlu içerik konusunda kafaları karıştıran ve hala özellikle Türkçe kaynaklarda tam manasıyla cevaplandırılmamış soruların olduğunu görüyorum. Buradan esinlenerek kısa bir araştırma yaptım ve konuyla ilgili en sık sorulan soruları kendi yorumumla cevaplamak istedim. “İçerik ve SEO” konusu üzerinde araştırma yapan kişilere fikir vereceğini düşünüyorum. Şimdi o sorulara geçebiliriz.
SEO uyumlu içerik uzunluğu ne kadar olmalı?
Bu sorunun cevabını yazmadan önce SEO’dan bihaber kişilerin uydurmaları sonucu ortaya çıktığını düşündüğüm “SEO için ideal içerik uzunluğunun 300 kelime olması” ve “İçeriğin uzatıldığında rakiplerin geride bırakılacağı” yönündeki bilgilerin kesinlikle asparagas olduğu söylemeliyim. Ben Google’da üst sıraya çıkmak için tümü zırvalamadan ibaret uzun uzadıya yazılmış bir içeriğin başarılı olduğuna henüz denk gelmedim. Böyle bir şeyin olmasının ihtimali de yok.
Sorunun cevabına gelecek olursak, bir içeriğin okurun sıkılmadan okuyacağı ve konunun tüm detayları ile ele alındığı şekilde oluşturulması için ne kadar bir uzunluğa ihtiyaç duyuluyorsa SEO için en ideal içerik uzunluğu budur. İçerik uzunluğu şu kadar karakter, bu kadar kelime olmalı gibi bir söz edilmesi mümkün değil. Yalnız bu tanıma uyan bir yazının bir paragrafla sınırlı olmayacağı kesindir. Geniş içerik yazıyorsanız mutlaka her paragrafta konudan uzaklaşmamalı, kullanıcıya içeriğin tamamında bilgi vermeniz gerektiğini aklınızda bulundurmanız gereklidir.
Zengin İçerik (Rich Content) Nedir?
Öncelikle SEO için zengin içerik (Rich Content) konusunun önemli bir durum olduğunu belirtmeliyim. Zengin içerik, içeriğin video, slayt, resim, infografik dosyalarıyla destekleyerek verilmek istenilen mesajın ya da anlatılmak istenilen hususun kullanıcıya en iyi şekilde ifade edilmesidir.
İçerik video, resim, infografik ve slayt ile desteklendiğinde ziyaretçinin içeriği daha fazla benimsediği, sayfa da kalma süresinin çok daha uzun olduğu yapılan ölçümlemeler sonucunda görülmektedir. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli noktanın yazıyı zengin hale getirmek isterken eklenen dosyaların sayfa açılış hızını yavaşlatmamasıdır.
Kaliteli İçeriğe Rağmen Google’da Rakibi Geçmemenin Nedeni Nedir?
Kaliteli içerik her ne kadar SEO için hayati önem taşıyor olsa da tek başına çoğu zaman yeterli olmamaktadır. Çünkü Google ve diğer büyük arama motorları sitenizin sıralamasını belirlerken tek bir sayfanızı dikkate alıp puanlama yapmak yerine sitenizi bütünüyle değerlendirirler. Çok kaliteli içerikler üretilmesine rağmen rakibinizi arama motorlarında geçemiyorsanız mutlaka sitenizin belirli kısımlarında ya hata ve eksikleriniz var ya da rakibinizi doğru şekilde analiz etmemişsiniz demektir. Arama motorlarında rakibinizi geçmenin en temel kuralı rakibin neler yaptığını tespit etmek ve sitenizde rakibinizin yaptığından çok daha üstün, kaliteli çalışmalar yapıyor olmanızdır.
İçerikleri Güncellemenin Faydası Var mı?
İçeriği güncellemenin kesinlikle web sitenizin SEO görünürlülüğüne olumlu etkisi bulunmaktadır. Özellikle arama motorlarında rakiplerinizin gerisinde kaldığınız sayfaları mutlaka güncelleyip, özgün ve güncel bilgilerle, resim ve videolar ile donatmanız arama motorlarındaki konumunuzu kısa sürede daha iyi bir hale getirecektir. İçeriklerinizi güncelledikten sonra Google Search Console üzerinden ilgili sayfalarınız için “Google gibi getir” işlemini yaparak Google botlarının güncel içeriği daha hızlı bir şekilde incelemesini ve sonuç sayfasındaki sıralamanızın daha kısa sürede iyileşmesini sağlayabilirsiniz.
Content SEO çalışmalarının arama motoru optimizasyonu’nun en önemli kısımları arasında yer aldığı asla göz ardı edilmemeli. Doğru rakip analizi ve mevcut içeriğe gelen ziyaretçilerin gösterdiği ilgi (Hemen çıkma oranı, Oturum süresi vs.) bu bölümün en can alıcı kısımlarıdır.
Çok içerik Yazılmasına Rağmen Trafik Neden Artmaz?
Bu sorunun birden fazla nedeni bulunmaktadır. Bunları kısaca şu şekilde sıralayabilirim;
- Kullanıcıların arama yaptığı konular yerine aranma hacmi düşük konular üzerine içerik oluşturuyor olabilirsiniz
- Rakabet oranı aşırı yüksek konular ile ilgili içerik üretiyor olabilirsiniz
- Web siteniz arama motorları tarafından cezalandırılmış (Google Cezaları) olabilir.
- Farkında olmadan botların içeriklerinizi incelemesini engellemiş olabilirsiniz
- Oluşturduğunuz içeriklerde tamamen arama motorlarını hedefliyor olduğunuz hissiyatı uyanıyor olabilir
- Rakipleriniz SEO görünürlülüğünüzü olumsuz yönde etkileyecek çalışmalar yapmış olabilirler
İçeriği Yayına Aldıktan Sonra Neler Yapmak Gerekli?
SEO açısından içerik yayına alındıktan sonra ilk yapmanız gereken eğer yayınladığınız içerikler Google botları tarafından geç indexleniyorsa Google Search Console giriş yapıp, “Google Gibi Getir” sekmesinden yazınızın hızlı bir şekilde indexlenmesini sağlamak olmalıdır. Aksi takdirde yazınız bir başka site tarafından kopyalanıp yayına alınırsa ve ilk indexlenen yazınızın kopyalandığı site olursa sizin web siteniz kopya içerik yayınlamış gibi algılanabilir. Bu da sitenizin ve yazınızın sıralamalarına olumsuz etki eder. Devamında yapılması gerekenleri şu şekilde özetleyebiliriz.
-
İçeriğin Yayılması / Paylaşılması
Bunu yazınız indexlendiğinde hemen yapmaya başlamanızı tavsiye ediyorum. İçeriğin yayılması denildiğinde belki birçok kişinin aklına sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımlar geliyordur ama bu sadece bununla sınırlı kalmamalı. Önceden Onedio.com, Medium.com gibi sitelerde oluşturduğunuz hesaplarınızda yazınızın bir bölümünü ya da tamamını yayınlayıp kaynak olarak kendi sitenizdeki içerik linkini göstermeniz son derece faydalı olacaktır. Buna bir nevi yayına aldığınız sayfanız için backlink edinmek de diyebiliriz. Yalnız yazıyı ulu orta her yerde de yayma çabası içine girmemek gerekiyor. Seçeceğiniz sitelerin belli bir okuyucu kitlesinin olması edindiğiniz backlink değerini olumlu yönde etkileyecektir. Unutmayın yazınızı yayınladığınız yerlerdeki kaynak linkine kullanıcılar tıklanmadığında bunun etkisi çok düşük olacaktır. Bunlarla birlikte sosyal medya hesapları üzerinden de yazının paylaşılması organik aramalardaki başarıyı etkileyen faktörler arasındadır. Sosyal medya da içeriklerinizi paylaşırken otomatik paylaşım servisleri ve eklentileri yerine manuel olarak içerik paylaşımı yapmaya özen gösterin. Ayrıca her sosyal ağda içeriğinizi yayınlarken farklı bir açıklama yazmanızı da tavsiye ederim.
-
Düzenleme ve Eklemeler
Her zaman yazınızı okuyanların yorumlarını dikkate almakta yarar var. Uzmanı olduğunuz bir konuda dahi içeriği hazırlarken atladığınız noktalar olabilir. Size bu eksiklerinizi ücretsiz bir şekilde sunan kullanıcıların mantıklı önerilerini içeriğinize ekleyerek yazınızı daha zengin ve bilgi verici hale getirmeye çalışın.
-
Ölçümleme
Her içerik yayına aldıktan sonra ölçümleme yapmak gerekli. Hatta bunları Google Analytics üzerinden özel raporlar oluşturup periyodik olarak takip etmek, yapılan ölçümlemeleri doğru şekilde yorumlayarak içerikler üzerinde iyileştirmeler yapmak olmazsa olmazlar arasındadır.
İçerik İçerisinden Dışarı Link Vermenin Zararı Var mı?
İçeriklerinizden farklı sitelere link vermeniz belli kurallar çerçevesinde zararlı değildir. Bunları şöyle sıralayabiliriz;
- External linklerin (Başka sitelere verilen linkler) tümünde “Nofollow” tagı kullanılmalıdır.
- Link verdiğiniz site içeriğinizdeki konu ile doğrudan ilgili olmalıdır ve kullanıcıların o siteye gittiklerinde içeriğinizde öğrendiklerine ilave olarak yeni bir şey öğrenmeleri gerekir.
- Dış linkler mutlaka görünür olmalıdır. Arka planla aynı renkte verilen external linkler (gizlenmiş linkler) asla olmamalıdır.
- External linkleri otorite sitelere vermeye özen gösteriniz.
Eksik kaldığını düşündüğünüz, eklenmesinde yarar gördüğünüz hususlar olursa lütfen yorum kısmından bana iletiniz. Ayrıca konuya dair sorularınız var ise yine yorum kısmından ilettiğinizde en kısa sürede cevaplamaya çalışacağım.
Faydalı olması dileğiyle…
Ajandamda ”SEO’ya Uygun İçerik Üretiminde Yanlış Bilinenler” isimli bir makale hazırla yazmıştım. Bu makalenizi okuduktan sonra bir hükmü kalmadı üzerini çizdim. Ziyadesiyle bilgilendirici olmuş ve yanlış bilinenlerin doğrusunu aktarmışsınız. Ben hiç bir içerikte kelime sayısına takılıp kalmadım. Anlatmak istediğimi aktardığıma kanaat getirdiğimde içeriğimi sonlandırdım. Yazdıklarınıza ek olarak şunu söyleyebilirim. Yazım dili çok önemlidir. Çok fazla anlam güçlüğü çektirecek cümleler kurmamalı, anlatılmak isteneni en az kelime ile cümleye dökmeliyiz. İmla kuralları, dil bilgisi kuralları da içeriğin SEO’ya uygun olmasına bir hayli katkı sağlamaktadır.
Başarılar dilerim.
Değerli bilgileriniz için teşekkürler. Soru cevap şeklinde çok zengin bir içerik olmuş ellerinize sağlık.
Başarılı bir yazı olmuş.
Bir kaç ipucu da ben ekleyeyim.
İçerik yazarken kısa cümleler kullanılmasına özen gösterilmeli. Yazdığınız cümle ortalama 7-8 kelimeden oluşmalı. Bazen uzun cümleler yazmak zorunda kalabilirsiniz. Böyle durumlarda yazacağınız cümle maksimum 20 kelimeden oluşmalı. İllaki kelime sayısı olarak bu rakamı geçiyorsanız bir paragrafta en fazla bir tane kullanın. Site genelinde ise kelime sayısına bağlı olarak 3-4 tane olabilir. Ayrıca bir paragrafta ortalama 6-8 cümle kullanın.
Ayrıca kullandığınız kelimelerin hecelenebilmesi de kolay olmalıdır. İngilizce içeriklerde ortalama kullanılan hece sayısı 3-4’ü geçmemeli, Türkçe içeriklerde ise 6-7 heceli kelimelerden daha uzun kelimeleri kullanmamalısınız. Bu neden önemli? Google’ı insan gibi düşünün. Siz nasıl ki bir kelimeyi bir cümleyi okurken zorlanıyorsanız arama motorlarının örümcekleride yazdığınız kelime ve cümleyi anlamakta zorlanabilir.
Paragraflarınıza her zaman en güzel ve konuyla en anlamlı cümlenizle başlayın. Bu iki nedenden ötürü önemlidir. Birincisi kullanıcı deneyimi açısından ziyaretçileriniz sadece paragrafların ilk cümlesini okuyarak yazmış olduğunuz yazıdan bir anlam çıkartabilirler. Biz buna hızlı okuma tekniği diyoruz. İkincisi de Google zaman zaman yazmış olduğunuz meta açıklamalarını kabul etmeyebilir. Bazen o yazıda ki farklı bir cümleyi meta açıklaması olarak alabilir. Bu tarz durumlarda genellikle paragrafların hep ilk cümleleri kullanılır. Bu nedenden ötürü böyle bir durumla karşılaşsanız bile anlamlı bir meta açıklamanız olmuş olur.
Benimde söyleyeceklerim bu kadar. Resmen kısa bir blog yazısı yazdım.:)
Değerli yorumlarınla yazıma güzel bir katkı sağladığını düşünüyorum. Teşekkür ederim Melih.
SEO uyumlu içerik için en az 300 kelime muhabbeti banada zırvalık geliyor. Kullanıcı yazının değerli olduğunu algılarsa 1000 kelimelik makaleyide üşenmeden, sıkılmadan okur. Ancak sırf laf olsun kelime çoğalsın diye yazılırsa bir kaç satır okuyup sayfadan ayrılacaktır.
İçerik zenginliği evet önemli. Bol bol resim, video vs eklensin iyi güzel ama optimize etmediğinde de sayfa açılış hızı çok düşüyor.
Bilgilendirmeler için teşekkürler. Yazıyı keyifle okuduğumu söyleyebilirim 🙂
Yazı mart ayında yazılmış ben anca okuyabiliyorum. Güzel bir derleme olmuş Ömer hoca. Özellikle Google Gibi Getir muhabbeti bir çok kişinin ihmal ettiği bir durum. Altını çizmek güzel olmuş 🙂
Peki bir maçın saat kaçta olduğu ile ilgili bir haber yazacağımız zaman bunu kaç kelime olarak yazmalıyız sizce. 3 cümle ile verilebilir bu bilgi ama bu sefer de google makalelerinde bir içeriğin haber değeri alması için en az 80 kelime olması gerektiğini söylüyor.
Merhaba Erkan;
Öncelikle çok güzel bir soru ile yazıya katkıda bulunduğun için teşekkür ederim.
Bahsettiğin şekilde bir haber yapılacak olursa sıralamayı şu şekilde yapabiliriz:
Maçın saat kaçta olduğunun bilgisi
Takımların tahmini kadroları
Maç ile ilgili uzman görüşleri
Daha önceki maç özetleri (video)
İlk başta cevabı doğrudan paylaşmak gerekir. İçeriğin ortalarında ya da sonunda gelen ziyaretçinin öğrenmek istediği bilgiyi saklamak doğru bir yöntem değildir. Eğer ki konuyla doğrudan ilişkisi olan bilgilerle içeriği güçlendirirsen hem ziyaretçiyi sitede daha uzun süre sitede tutmuş olursun hem de içerik uzun olacağı için SERP tarafında olumlu yansıyacaktır.
Sevgiler.